ANKARA – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçen ay İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’na verilen mahpus cezası nedeniyle yarıda kestiği Almanya ziyaretini ocak sonunda gerçekleştirecek.
CHP kaynaklarına nazaran programın ana teması, endüstriyel dönüşüm, akıllı sanayi ve yeşil güç atılımları olacak ve CHP Genel Lideri, bu alanlarda Türkiye’de gerçekleştirilmesini önerdiği çalışmaları yerinde gözlemleyecek; dal temsilcileriyle toplantılar yapacak.
Öte yandan, 26 Ocak’ta ÂLÂ Parti’nin konut sahipliğinde yapılacak 11’inci Altılı Masa toplantısının akabinde 30 Ocak’ta kamuoyuna tanıtılacak olan Ortak Siyasetler Metni’nde beş sayfalık bir dış siyaset amaç ve prensipler metni de yer alacak. Kelam konusu metinde dış siyasetin ana eksenlerine dair genel prensipler belirtilerek, altı partinin mutabık kaldığı “dış siyasette kesinlikle yapılacaklar”a dair bir liste de bulunacak.
BATI EKSENLİ YÖNELİM
Kaynaklar, seçimlerde iktidarın değişmesi durumunda dış siyasette Batı eksenli esaslı bir dönüşüm olacağına, Avrupa Konseyi’nin tüm evraklarına ve Demirtaş ile Kavala’yla ilgili olanlar da dahil olmak üzere temel kararlarına ahenk gösterileceğine dikkat çekiyor.
Şam’la süren olağanlaşma ve diyalog sürecinin önemsendiği belirtilirken, CHP’nin muhtemel iktidarında “Suriyeli mültecilerin istekli bir halde ülkelerine dönmelerinin sağlanacağı” ve Suriye’yle 10 yıldır süregiden diyalogsuzluk periyodunun telafi edileceği belirtiliyor.
Bu çerçevede, Türkiye’de süreksiz muhafaza altında bulunan Suriyelilerin Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) denetiminde olan bölgeler yerine kendi yurtlarına ve geldikleri kentlere dönmelerinin sağlanacağı, gittikleri yerlerde günlük hayat şartlarının temin edileceği, sıhhat, eğitim ve iş imkanlarının güçlendirileceği, Türkiye-Suriye hududundaki iş insanlarının bölgeye fabrika kurması ve yatırım yapmasının teşvik edileceği, Suriyelilerin ülkelerine döndüklerinde mahpusa atılmayacaklarının garantisinin Esad rejiminden alınacağı vurgulanıyor.
RUSYA’NIN TUTUMU
BOTAŞ’ın Rusya’ya 20 milyar dolarlık doğalgaz ödemesinin 2024’e ertelenmesini “seçime bir müdahale” olarak gören CHP kaynakları, bunun Türkiye’nin Esad idaresiyle diyaloğuna yönelik bir teşvik ve yaklaşan seçimlerde Rusya’nın mevcut hükümet lehine bir tavır alışı olarak görüyor.
Ancak yeniden tıpkı kaynaklar, Türkiye’de seçim sisteminin ABD’deki üzere dijital olmadığını belirterek, Rusya’nın seçimlere dış müdahalesinin mümkün olmadığını, CHP’nin sandık güvenliği konusunda 1 yıldır grubuna yönelik eğitimlerini artırdığını, bununla birlikte Rusya’nın toplumsal medya üzerinden kanaat algısı yaratmak üzere çalışma yapıyor olabileceğini söz etti.
CHP’nin seçimlerden sonra muhtemel bir iktidar durumunda, Rusya ile münasebetlerde radikal bir değişikliğe gitmeyeceği, lakin S-400 problemi başta olmak üzere Türkiye’nin NATO bağının vurgulanacağı da kaynaklardan edinilen bir başka bilgi.
Kaynaklar Türkiye-Rusya münasebetlerinin istikrarlı halde devam edeceği, lakin Türkiye’nin bir NATO üyesi olduğu gerçeğinin Türkiye-Rusya münasebetlerinin alacağı istikamette bilhassa vurgulanacağı, karşıtı bir algıya dayalı bir alakaya müsaade verilmeyeceğini vurguluyor.
Yine birebir kaynaklar, CHP’nin mevcut hükümet periyodunda artan siyasi atamalarının tümüne karşı olduğunu ve “olası iktidarında Dışişleri Bakanlığı’nın tüm atamalarında liyakatin temel unsur olacağını ve dış siyaset oluşum ve uygulanmasında meslek diplomatlarına tartı verileceğini” de belirtti.
