İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Kısmı öğretim üyesi ve Göbeklitepe Hafriyat Heyeti Lideri olan Prof. Dr. Necmi Karul, Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Güneş Duru’yu tehdit ettiği gerekçesiyle beş ay mahpus cezasına çarptırıldı; mahkeme kararın açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
T24’ün haberine nazaran davaya bahis olan olay 16 Haziran 2019 tarihinde, sunum yapmak için Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi’nde bulunan iki akademisyenin müsabakasının akabinde yaşandı. Diyarbakır 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davada şikâyetçi olan Güneş Duru, üniversitede sunum yapmadan evvel yanına gelen Necmi Karul’un, “Bak sen çok karşıma çıkmaya başladın, seni ağır döveceğim” diyerek kendisini tehdit ettiğini söyledi.
Aynı aktiflik için Dicle Üniversitesi’nde bulunan akademisyenler Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran ve Prof. Dr. Burçin Erdoğu, mahkemede şahit olarak verdikleri sözde, Duru’nun açıklamalarını teyit ederek Necmi Karul’un “Bu ortalar çok fazla karşıma çıkıyorsun, seni ağır döveceğim’ formunda sonlu ve saldırgan bir halla konuştuğunu” söylediler.
Necmi Karul’un şahitleri Doç. Dr. Emre Güldoğan ve Doç. Dr. Aksiyon Özdoğan ise tartışma sırasında “Seni döverim” kelamlarını duymadıklarını lisana getirdiler.
KARUL: ARGÜMANLARI KABUL ETMİYORUM
Necmi Karul ise suçlamayı reddederken şu açıklamayı yaptı:
“Dicle Üniversitesi’nde bir sempozyum için toplanılmıştı ben konuşmacıydım, müşteki ile karşılaştık, kendisine hitaben ‘sürekli karşıma çıkıyorsun’ dedim, o da bana ‘Ne istersen yap’ dedi. Ben de ‘Yasal haklarımı arayacağım’ dedim, olay bundan ibarettir, bunun dışındaki ‘Seni ağır döveceğim’ halindeki savları kabul etmiyorum, şikâyetten vazgeçmeyi kabul ederim, hatasızım beraatimi talep ederim.”
MAHKEME: TEHDİT SABİT GÖRÜLMÜŞTÜR
Tarafları ve şahitleri dinleyen mahkeme, tanıklıklar konusunda yaptığı kıymetlendirme sonrasında şu kararı açıkladı:
“Her ne kadar sanık ve müdafince hazır edilen şahitler, sanığın katılana (Güneş Duru), iddianameye mevzu kelamları sarf etmediklerini beyan etmiş iseler de, sanığın soruşturma kademesinde müdafi eşliğinde beyanının alındığı, soruşturma evresinde tüzel yardımdan istifade ettiği, buna rağmen soruşturma basamağında vermiş olduğu sözünde, kovuşturma basamağında hazır edilen şahitlerin olay yerinde bulunduklarına ait bir beyanın bulunmaması, sanık ile hazır edilen şahitlerin birebir ana bilim kolunda çalıştıkları ve akademik manada ortalarında hiyerarşi bulunduğu, bu prestijle beyanlarının objektif olmadığı kanaatine varılmış ve karara temel alınmamıştır.
Yapılan yargılama sonucunda sanık ile şahitler Mihriban ve Burçin ortasında iftirayı gerektirir belgeye yansır somut bir konunun bulunmadığı, şahitlerin beyanlarının katılanın beyanı ve olay örgüsü ile uyumlu olduğu, şahit ile sanıkların akademik unvan tarafında birbirlerine denk oldukları, bu prestijle beyanlarının objektif ve tarafsız olduğu değerlendirildiğinden karara temel alınmasına karar verilmiştir.
Bu prestijle katılan (Güneş Duru) beyanı ve katılan beyanını dayanaklar şahitler Mihriban ile Burçin’in anlatımları bir bütün olarak değerlendirildiğinde sanığın katılana hitaben ‘Bak sen çok karşıma çıkmaya başladın, seni ağır döveceğim’ formunda tehdit içerikli kelamlar sarf ettiği sabit görülmüştür.”
‘TAKDİR İNDİRİMİ’ UYGULANDI
Mahkeme, Necmi Karul’un, Türk Ceza Kanunu’nun “Tehdit” cürmünü düzenleyen 106. Hususu uyarınca altı ay mahpus ile cezalandırılmasına hükmetti. Karul’un “olay sonrası ve duruşma sürecindeki davranışlarını” dikkate alan mahkeme “takdiri indirim” uygulayarak 5 ay mahpus cezasına ve kararın açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. İtiraz yolu açık olan karar nedeniyle cezaevine girmeyecek olan Prof. Karul, “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” uygulaması nedeniyle, tıpkı cürmü işleyip işlemeyeceği konusunda beş yıl kontrol müddetine tabi olacak. (HABER MERKEZİ)
