Prof.Dr.Ümit Özlale’nin 2020 yılında akademiden ayrılıp siyasete girme kararını vermesinde mensubu olduğu üniversitenin sahibi Hüsnü Özyeğin’in tavrının tesirli olduğu ortaya çıktı. Cumhuriyet muharriri Barış Pehlivan, Meral Akşener’in, Özlale için nezaketen müsaade istemesine Özyeğin’in cevabını ve sonrasını “Akşener’e ‘Hayır’ diyen işadamı” başlıklı yazısında şöyle aktardı:
“Aslına bakılırsa bir akademisyenin siyasete girmesinde hukuksal bir pürüz yoktu. Lakin Akşener nezaket gereği, Özyeğin’in de bilgisinin ve müsaadesinin olmasını arzuluyordu.
Gelin görün ki…
İşadamı Hüsnü Özyeğin beklenmedik bir tutum sergiledi. Akşener’e özetle ‘Siyasete girecekse, üniversiteden ayrılsın’ dedi. Özyeğin’in bu karşılığını duyan Özlale de ‘Bana bu seçeneği sunan kurumda durmam gerçek olmaz’ diyerek büyük emek verdiği okulundan ayrılmak zorunda kaldı.
Nihayetinde, 2020’nin eylül ayında Özlale için akademi hayatı şimdilik bitti ve tecrübeli ekonomist siyasete girdi. Bugün hala DÜZGÜN Parti’nin kalkınma siyasetleri lideri olarak misyon yapıyor.
Bilinmeyen bu hikayeyi şunun için yazdım:
Bugün birçok AKP’li siyasetçi hem devlet hem de vakıf üniversitelerinde akademisyen olarak vazife yapmaya devam ediyor. Dedim ya, yasalar buna müsaade veriyor.
Lakin…
Mesele bir muhalefet partisine gelince, işler değişiyor.
Duydum ki Özlale tazminat bile almadan üniversitesinden ayrılmış, 2 yıldır ‘işsiz’ bir halde yalnızca siyaset yapıyor.
Acaba…
Öğrencileri tarafından ‘en sevilen akademisyen’ seçilen Ümit Özlale, GÜZEL Parti’den değil de AKP’den siyasete girseydi farklı olmaz mıydı?
Hüsnü Özyeğin, Akşener’de kullandığı veto hakkının benzerini Erdoğan’a gösterebilir miydi?
Hiç sanmıyorum.” (HABER MERKEZİ)
