İstanbul’un Avcılar ilçesinde yaşayan Y.U.’nun gece konutuna girerek yüzüne ve bedenine kimyasal husus fırlatan Mehmet Yıldız’ın yargılandığı davanın duruşması bugün, Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada, olay yeri inceleme grubunda vazife yapan polisler şahit olarak dinlendi. Tutuklu sanık Mehmet Yıldız hakkında ‘canavarca hisle yahut eziyet çektirerek taammüden öldürmeye teşebbüs’ hatasından 13 yıldan 20 yıla kadar mahpusu isteniyor.
‘YATAK ODASINDA İÇİNDE SIVI OLAN METAL TAS VARDI’
DHA’da yer alan habere nazaran, duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Yıldız cezaevinden getirilirken, Yasemin Uzunçelebi’nin ablası ve taraf avukatları katıldı. Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü olay yeri inceleme küme amirliğinde misyon yapan iki polis memuru duruşmada şahit olarak dinlendi. Polis memuru U.P. sözünde, kendilerine olayın yangın olarak bildirildiğini söz ederek, “Evde birinci denetimde en fazla bulgunun yatak odasında olmasından ötürü, yangının yatak odasından başladığını değerlendirdik. Yatak odasında yatak ve yastıkta yangından kaynaklanmış olabileceğini değerlendirdiğimiz izler gördük. Bir de yatak odasından mutfağa ve banyoya kadar yere damlamış, yatak odasında bulduğumuz izlerle tıpkı renkte damlalar bulduk. Yaralanan kişinin yaralandıktan sonra evvel mutfağa, daha sonra banyoya gittiğini düşündük. Zira izler meskenin içerisinde mutfak ve banyoya giderek dolaşılmış, lavabonun olduğu yerlere gidilmiş halde görünüyordu. Banyodaki izler daha ağırdı, lavabo kısmında elle dokunulmuş üzere izler vardı” dedi.
Müştekiler, sanığın olayı gerçekleştirmeden evvel, konuttaki su vanalarını kapattığını, hatta damacanaları ve su sürahisinin içindeki suları boşalttığını sav etmişti. Şahit polis memuru, “Musluklardan su akar vaziyette değildi, lakin o anda musluklardan su akıp akmadığını denetim etmedik. Vananın kapalı olup olmadığını bilmiyorum. Bir de yatak odasında metal tas bulmuştuk, tasın içerisinde sıvı kalıntısı vardı, sıvının nevini anlamadık ve örnek aldık. İncelememiz tamamlandıktan sonra meskende bulunan bayan şahsın bedeninin sıvı ile yakıldığını ve ağır biçimde yaralandığını duyduk” diye konuştu.. Öbür polis memuru V.B. de öbür şahit ile benzeri formda tabir verdi.
Abla Nazlı Uzunçelebi ise kardeşinin beden bütünlüğünün yüzde 95 oranında bozulduğunu, mahkemeye gelip söz vermesinin de imkansız olduğunu söyledi.
Mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. (HABER MERKEZİ)
