Amasra maden faciasına ait Amasra Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan fezleke, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Fezlekede emniyet ve savcılık tabirine yer verilen emniyet mühendisi Şahan Kahraman ve kuruluş müdür yardımcısı Salih Atmaca, madende kâfi bilgi ve deneyime sahip olmayan işçi olduğunu ileri sürdü.
‘ADAM KAYIRMACILIK VAR’
ANKA’daki habere nazaran, Bartın’ın Amasra ilçesinde TTK’ye ilişkin maden ocağında 14 Ekim 2022 tarihinde yaşanan faciaya ait Amasra Cumhuriyet Savcısı Ozan Mert Alıcı, TTK yöneticilerinin yer aldığı 23 kişi hakkında fezleke hazırladı. 173 sayfalık fezlekede, müşteki ve şüphelilerin tabirleri faciadaki ihmali ortaya koydu. Fezleke, Amasra Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
Şüphelilerin emniyet ve savcılık sözlerine yer verilen fezlekeye nazaran; Kurum Müdür Yardımcısı tutuklu Salih Atmaca, şunları söyledi: “Maden mesleğinde 35 yıl mesleksel deneyimim ve bilgim var. İşletmede mesleksel bahisle kâfi derecede bilgi ve deneyimi olmayan şahıslar, işletmede yeniden personel güvenliği ve idari istikametten değer arz eden mevkilere getirildi ve son vakitlerde idari taraftan yöneticilik yapan şahıslar yüksek mevkilere gelmek için kendi ortalarında oluşan egolarını gördüm.”
Emniyet Mühendisi Şahan Kahraman ise “Adam kayırmacılık var. Siyasi kanallarla, sendikal faaliyetler ile ya da hemşericilik vb. kullanılarak, bu biçimde referanslı olan işçi ayakta ya da bacada çalışmadı, daha kolay ve hafif işlerde çalıştırıldığını düşünüyorum” dedi.
‘DAHA KAPSAMLI EĞİTİM VERİLSEYDİ HAYATINI KAYBEDEN ARKADAŞLARIMDAN KİMİLERİ HAYATTA OLABİLİRDİ’
Kazma emekçisi Burak Sümertaş, madende daha evvel üretime orta verildiğini söyledi ve “Arkadaşlarımdan kimileri -310 kotta 2. kartiyede çalışılan bacada ‘battı çıktı’ olarak tabir edilen yerde gaz birikmesi olduğunu söyledi, duyduğum kadarıyla oraya yetkili müdürler de orta sıra bakmaya geldi. 2021 yılında ‘ayak ardı yanıyor’ denildi ve 3-4 gün üretime orta verildiği için müsaade verildi” dedi.
Sümertaş, iş güvenliği eğitimlerinin teorik olarak verildiğini de aktararak, şunları belirtti: “Pratik bir eğitim mevcut değil. Bu eğitimlerde açılmış maske üzerinden 100-150 şahsa toplu verildi. Ayrıyeten kanaatime nazaran eğitimleri kâfi değildi. Daha kapsamlı eğitim olsaydı tahminen de olay sırasında vefat eden arkadaşlarımdan kimileri hayatta olabilecekti. 3,5 yıldır çalıştığım işletmede maske eğitimi, işe başladığım vakitlerde bir defa verildi, daha sonra eğitim tekrarlanmadığı için pratik yapma bahtım olmadı.”
‘KAZA ÖNCESİ ÜRETİME ORTA VERİLDİ’
Motorcu olarak misyon yapan madenci Tanju Korkmaz, patlamadan 10 gün evvel karşılaştığı arın ustası Burçin Şaban’ın geç kaldığını ve sebebini sorduğunda “Arında gaz kıymetleri yüksek bundan kaynaklı lağım atamadım” dediğini aktardı. Korkmaz, “Duyduğum kadarıyla havalandırmada bir meşakkat vardı ve bu kahır sebebiyle pervane sistemleri bakıma alınacaktı lakin bu pervane sistemleri patlamanın olduğu yerdeki pervane sistemleri olup olmadığını bilmiyorum” dedi. Korkmaz patlamanın olduğu yerdeki gaz sensörlerine ait varsayımını ise “Patlamanın olduğu yerde sensörle arın ortasında uzaklık vardı. Yani arındaki gaz oranı yükselince sensöre ulaşması biraz vakit aldı” diye açıkladı.
Pano ayak üretim emekçisi Umut Güneş, patlama olduğu anda madende olduğunu ve patlama anındaki sarsıntıya ait kendilerine verilen bilgiyi “Gaz izleme odasını aradık, zelzele olduğu tarafında bilgi verildi. Lakin gaz izleme odasında kimlerin vazifeli olduğunu bilmiyorum” diye anlattı.
Motorcu olarak çalışan madenci Kemal Berberoğlu ise kaza öncesinde üretime orta verildiğini söyleyerek, “Kaza öncesinde hatırlamadığım vakitlerde birkaç kere patlamanın olduğu bacada gaz sızıntısı oldu, gaz sızıntısı meydana gelince personellerin geri çekilip çavuşların talimatıyla 1-1,5 saat sonra tekrar çalışmaya devam etti” dedi. (HABER MERKEZİ)
