Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Diyarbakır milletvekilli adayı gazeteci Cengiz Çandar’ın, 7 yıl sonra Türkiye’ye dönüş yaptı. Çandar, kamuoyunda “Kırmızı fularlı Kız” olarak bilinen Ayşe Deniz Karacagil ile ilgili 30 Mayıs 2017 tarihinde yaptığı toplumsal medya paylaşımı nedeniyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasına katıldı.
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere nazaran, 11 Nisan’nda görülmesi planlanan duruşma, Çandar’ın avukatlarının talebinin kabul edilmesi üzerine bugüne alındı. Duruşmaya, Çandar, avukatları Veysel Ok ve Merve Kurhan katıldı.
BERAAT TALEBİ
Kimlik tespitinin akabinde savunma yapan Çandar, paylaşımın yapıldığı tarihte yurt dışında olduğunu ve övdüğü tez edilen kişinin ismini bile bilmediğini söyledi. Ayşe Deniz Karacagil’i Seyahat Parkı hareketleri sırasında çekilmiş fotoğrafını görünce hatırladığını belirten Çandar, savunmasına şöyle devam etti: “Babasının toplumsal medyada yaptığı paylaşımı görünce bir kız babası olarak duygusallaştım ve kelam konusu paylaşımı yaptım. ‘Melek’ ve ‘göğe yükseldi’ sözleri aslında babasının yazdıklarıdır. Büsbütün vicdani nedenlerle yaptığım bir paylaşımdır. Öldürülen kişi, Türkiye’nin de terör örgütü olarak kabul ettiği IŞİD denen örgüte karşı Rakka’da savaşırken yirmili yaşlarının başında ölüyor. O yaşlarda toprağa o halde düşmesinden ve babasının da sözlerinden etkilenerek yazdım. Vicdani hislerle kendimi tabir ettim.”
Çandar, kararın açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmeyerek beraatini talep etti. Gerisinde savunma yapan avukatı Veysel Ok da, “Suçu ve hatalıyı övme” kabahatinin ögelerinin oluşabilmesi için Karacagil hakkında mutlaklaşmış bir mahkumiyet kararının olması gerektiğini belirterek, “Ayşe Deniz Karacagil hakkında mutlaklaşmış mahkumiyet kararının olup olmadığı konusunda araştırılma yapılması gerekmektedir. Bu hususta bir araştırma yapılmasını talep ediyoruz. Temel hakkındaki mütalaa verildikten sonra da savunmamızı yapacağız” diye belirtti.
SAVCI CEZA İSTEDİ
Mütalaasını mahkemeye sunan argüman makamı, 2017 yılında yapılan paylaşıma 2020 yılında açılan davada, “açık ve yakın tehlike” vurgusu yaparak ve paylaşımın yapıldığı tarihte Çandar’ın gazeteci olduğuna dikkat çekerek, cezalandırılmasını istedi. Savcı ayrıyeten avukat Ok’un talebinin reddine karar verilmesini istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme, Çandar’ın avukatının temel hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını hazırlamak için mühlet talebini kabul ederek, duruşmayı 16 Mayıs’a ertelendi.
7 YIL SONRA DÖNDÜ
HDP idaresinden gelen teklifi kabul ederek Yeşil Sol Parti listesinden milletvekili adayı olan gazeteci Cengiz Çandar, 7 yıl sonra Türkiye’ye döndü. 24 Haziran 2018’de yapılan seçimlerde HDP’nin oyların yüzde 65,9’unu alarak dokuz milletvekili çıkardığı Diyarbakır’da 3. sıradan aday gösterilen Çandar, yarın Ankara’daki aday tanıtım toplantısına katılacak.
Çandar, yazdığı son gazete olan Radikal’in kapanmasının akabinde Stockholm Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Enstitüsü’nün (SUITS) davetiyle Mayıs 2016’da İsveç’e gitmişti. SUITS’te konuk araştırmacı olarak çalışan Çandar ayrıyeten, “Kıdemli Uzman” olarak Stockholm’de bulunan İsveç Milletlerarası Bağlantılar Enstitüsü’nde yer aldı.
Çandar’ın İsveç’te bulunduğu sırada kaleme aldığı iki İngilizce kitaptan Kürt sorunu üzerinde kapsamlı bir çalışma olan birincisi “Turkey’s Mission Impossible, War and Peace with the Kurds” 2020’de ABD’de, Türk dış siyasetinin son yıllardaki dönüşümüne ait ikincisi “Turkey’s Neo-Ottomanist Moment, A Eurasian Odyssey” 2021’de İngiltere’de yayımlandı.
Stockholm’deki çalışmalarını sürdüren ve bu yıl kışı eşi Tûba Çandar’la Fransa’nın Birçok kentinde geçiren Çandar, dün (9 Nisan Pazar) öğle saatlerinde İstanbul’a döndü.
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çatı partisi olan ve hakkındaki kapatma davası Anayasa Mahkemesi’nde süren HDP’nin yerine 14 Mayıs seçimlerine girecek olan Yeşil Sol Parti listesinden Diyarbakır’da milletvekili adayı gösterilen Çandar, yaklaşık bir ay boyunca seçim kampanyasına katılacak. (HABER MERKEZİ)
