Son günlerde ismi tekrar gündeme gelen CHP’li eski milletvekili İlhan Cihaner, toplumsal medya hesabından açıklama yaptı. İsminin ‘CHP’ye ziyan vermek hedefiyle kullanılmasını’ kabul etmediğini belirten Cihaner, CHP listelerindeki kimi isimlere yönelik tenkitleri haklı bulduğunu söyledi. Cihaner, tenkitlerin karar vericiler tarafından dikkate alınması gerektiğini de vurguladı.
Cihaner paylaşımında şu tabirleri kullandı:
TARTIŞMALAR GERİDE KALDI: 14 Mayıs seçimlerinin ülkemiz için kıymeti tartışmasız. Her alanda yaşadığımız yıkım ve otoriterleşmeye karşı seçmenin değerli bir kısmı Millet İttifakı etrafında toplanmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı üzerinde bir mutabakat oluşmuş ve tartışmalar geride kalmıştır. Millet ittifakı dışındaki ittifak ve partilerin de doğrudan/dolaylı dayanakları ile değişime dair umutlarımız artmıştır.
Ancak milletvekili listelerinin belirlenmesi ile tartışma ülkemizin temel sıkıntılarından listelerdeki isimler üzerine kaymıştır. Bu çerçevede benim ismim üzerinden de yorumlar yapılmaktadır.
SİYASİ ÇİZGİM DAİMA BİREBİRDİ: Hatırlatmak isterim ki; 1994 tarihinde cumhuriyet savcısı oldum. Mesleğimi yaparken üniversal hukuk unsurlarına bağlı kaldım. Cumhuriyetin savcısı olduğumu daima aklımda tutarak çalıştım. 2007 tarihinde İdil’de faili meçhuller soruşturmasını başlatırken de Erzincan’da Fetullahçı çeteye yönelik soruşturmayı sürdürürken de, bu nedenle tutuklandığımda da Cumhuriyet savcısı olmanın sorumluluğu ile davrandım. Çok sevdiğim mesleğimden istifa ederek, 2011 de CHP milletvekili seçildim. Haziran 2015 seçimlerinde ön seçimden birinci çıkarak milletvekilliğine devam ettim. 2011’de başlayan siyasal hayatımda da CHP’de sol/sosyal demokrat bir siyaset için efor harcadım. 2020 Kurultayında genel başkanlığa aday olduğumda da siyasi çizgim birebirdi.
YENİLİNCE PARTİME ZİYAN VERMEM: Ben siyasal çabamı birebir prensiplerle CHP içerisinde üye olarak hala sürdürüyorum ve sürdüreceğim de. Siyasal uğraşın koltuk için değil toplum için yapılacağına inanıyorum. Benim istediklerim olmuyorsa CHP de olmasın diyecek bir anlayışım yok. Ne koltuk sahibi olmak için prensiplerimden vazgeçerim ne de gayrette yenilince partime/yoldaşlarıma ziyan veririm. Çabam ve savım CHP içinde devam edecek. Kumpas davaları sürecinde uğradığım haksızlıkları lisana getirenlere şükranlarımı sunuyorum. Lakin bu kritik süreçte adımın CHP’ye ziyan vermek için kullanılmasını kabul etmiyorum.
ZORLUKLARIN BİLİNCİNDEYİM: Önümüzde ülke geleceğini belirleyecek bir seçim var. Anti demokratik seçim sisteminin dayattığı pürüzleri aşmak gayesiyle ittifak yapan siyasi partilerin zorluklarının bilincindeyim, bu süreçlere dair teklif ve tenkitlerimi cüretle her ortamda lisana de getirdim. Bilhassa listelerdeki kimi isimlere dönük haklı tenkitlerin parti karar vericileri tarafından dikkate alınması gerektiği kanaatindeyim. Benim de tutuklandığım kumpas davaları sürecinde büyük bedeller ödeyen oldu. O devrin sorumlularının kimler olduğu da bunlarla faal ve adil bir hesaplaşmanın yapılmadığı da herkesin malumu. Ömrüm yettiğince bunun uğraşını vereceğim. Unutulmamalı ki bu hesaplaşmanın yolu da mevcut iktidardan kurtulmaktan geçmektedir.
Ne olmuştu?
Memleket Partisi Genel Lideri ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, CHP listelerinden DEVA Partisi Genel Lider Yardımcısı ve Eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in aday gösterilmesini eleştirmişti. İnce, tenkidinde CHP’li İlhan Cihaner’in ismini anmış ve “Kumpas davaları sürerken, 16 Şubat 2010’da İlhan Cihaner Başsavcıyken tutuklandığında, Sadullah Ergin Adalet Bakanıydı. Bugün İlhan Cihaner listede yok lakin Sadullah Ergin CHP milletvekili adayı. Vicdanınıza bırakıyorum” demişti.
