DİYARBAKIR- Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Lideri Mehmet Kaya, Habur Hudut Kapısı’nda yaşanan sıkıntılarla ilgili açıklama yaptı. Kaya, Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılan en kıymetli hudut kapısı, Avrupa’dan Ortadoğu’ya uzanan tedarik zincirinin de değerli geçiş noktalarından biri olan Habur Hudut Kapısı’nda iş insanlarının 2 gün boyunca araçlarında beklemek zorunda kaldığını, bu durumun da iş potansiyelini etkilediğini söyledi.
‘İŞ İNSANLARI KAPIDA BEKLETİLİYOR’
DTSO Lideri Kaya, yetkililerin dikkatini çektiği açıklamasında şunları söyledi: “Ülkemizin dış ticaretindeki stratejik pozisyonu itibariyle ülke iktisadına katkı sağlayan Habur Hudut Kapısı artık gereksinimlere karşılık veremeyecek duruma gelmiştir. Artan ticari potansiyele paralel olarak TIR ve kamyon üzere nakliye araçlarının yanı sıra, iş insanlarının ticari maksatlarla özel araçları ile ülkemize giriş çıkışlarındaki yoğunluklar da artmaktadır. Fakat artan yoğunluğa karşılık kapıdaki hizmet alanları ve idari üniteler muhtaçlıkları karşılamamaktadır. Bilhassa özel araçlarla giriş çıkış yapmak isteyen iş insanları 2 gün boyunca araçlarında uyuyup sıralarını beklerken, taş, toprak ve sanayi eserleri taşıyan tırlar ise bazen bir hafta boyunca kapıda beklemek zorunda kalıyor.”
Habur hudut kapısının sıhhat turizmi açısından da son yıllarda değer kazanmaya başladığını belirten Kaya, “Bölgemizde bulunan kamu, üniversite ve özel bölüme ilişkin son derece donanımlı hastanelerden tedavi hizmeti almak isteyenlerin sayısı da her geçen gün artmaktadır. Sıhhat turizmi kapsamında giriş çıkış yapan hasta ve yakınlarının gümrük süreçlerinin uzun sürmesi çok daha yaşamsal kıymet arz etmektedir” dedi.
‘EN ÇOK İHRACAT IRAK’A YAPILIYOR’
Türkiye’nin en çok ihracat yapmakta olduğu 4’üncü ülkenin Irak olduğunu vurgulayan Kaya, şöyle konuştu: “Irak ile mevcut ticaretimizin geliştirilmesi için Habur Hudut Kapısı’nda yaşanan yönetimsel yetersizlikler ve tertip eksiklikleri bir an evvel giderilmelidir. Mevcut denetim ve muayene peronların yanı sıra depolar, bekleme salonları üzere fiziki alt ve üst yapıların kapasiteleri arttırılarak bekleme müddetini kısaltılmalıdır. Geçiş sürecinin en değerli aktörleri olan insan kaynakları kapasitesi acele olarak arttırılmalıdır.” (DUVAR)
