Eczacı Büşra Akdoğan’ın yiyecek ve içeceklerine ilaç katarak, trafik kazası yapmasına ve 4 yaşındaki oğlunun hayatını kaybetmesine sebep oldukları argüman edilen 2 eczacı kalfasının yargılanmasına başlandı.
Anadolu Ajansı’nın haberine nazaran, Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, müşteki eczane sahibi Büşra Akdoğan ve tutuklu sanıklar Süleyman Özçelik ve Muaz İslam Bozdoğan ile taraf avukatları katıldı.
Kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının akabinde savunma yapan sanıklardan Süleyman Özçelik, müşteki Büşra Akdoğan’ın SGK’yi dolandırdığını öne sürdü.
Özçelik, “Başkası ismine reçete edilip eczane deposundan alınan ilaçlar, yüzde 7 oranında kâr konularak yurt dışına satılırdı. İlaçlar İran’a giderdi. Satıştan elde edilen para benim hesabıma yatar, o parayı çekip onlara verirdim. Akdoğan, her perşembe psikoloğa masraf psikiyatrik ilaç kullanırdı. Tahminen de kullandığı ilaçlardan ötürü bu kaza oldu. Öteki bir çalışana ilaç vermedim. Kendisinin içmediğini nasıl bilebilirim?” diye konuştu.
Diğer sanık Muaz İslam Bozdoğan da kimseye ilaç vermediğini, rastgele birine ilaç verildiğini de görmediğini sav etti.
Suç tarihinde stajyer eczacı olduğunu belirten Bozdoğan, savunmasını şöyle sürdürdü:
“Yurt dışı ilaç konularını bilmiyorum. 4-5 kalem ilaçla liste yapardık. Kimin ismine yazılacağı da vardı. Listede olan kim varsa onun ismine reçete yazardık. İlaçlar gelince barkodları okuturduk. SGK’de görünsün diye sonra bunları depoya kaldırırdık. Satabildiklerimizi satar, satamadıklarımızı ise müştekinin babası yakmamızı söylerdi. Bu liste Pursaklar Devlet Hastanesi’ne de giderdi. Yöntemsiz reçetede benim bir çıkarım yok. Orada çalıştığım için mecburen yaptım. Patrona bunu yapmak istemediğimi söyledim, fakat o ‘Bir şey olmaz’ dedi.”
‘SÜREKLİ UYKUM GELİYORDU, FARKLI BRANŞLARDAN HEKİMLERE GİTTİM’
Beyanı alınan eczacı Büşra Akdoğan da sanıklardan çocuğunu öldürdükleri ve kendisini dolandırdıkları için şikayetçi olduğunu belirtti.
Sanık Özçelik’i işe aldıktan sonra hayatının değiştiğini söyleyen Akdoğan, sanıkların kendisine ilaç verdiğini, ne vakit eczaneye girse uykusunun geldiğini söyledi.
Tedavi için hekimlere başvurduğunu anlatan Akdoğan, “Doktorlar zımnî şekerden şüphelenerek bana ilaç yazdılar ancak bir işe yaramadı. Daima uykum geliyordu. Birçok kere farklı branşlardan doktora gittim. Bir şey bulunamadı” sözünü kullandı.
SAVCI, MÜTALAASINDA CEZA TALEP ETTİ
Tanık D.A. da sanıklar işten ayrıldıktan sonra Akdoğan’ın güzelleştiğini, el titremesi, baygınlık ve uyku üzere sorunlarının kalmadığını tabir etti.
Cumhuriyet savcısı ise sanıkların, “birden fazla kişi tarafından birlikte yağma”, “olası kastla çocuğu öldürme” ve “serbest meslek sahibi şahısların dolandırıcılığı” kabahatlerinden cezalandırılmasını talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Bozdoğan’ın tahliyesine, Özçelik’in ise mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Mayıs’a bıraktı.
Ne olmuştu?
Ankara’da yaptığı trafik kazasında oğlu A.N.Y’i (4) kaybeden eczacı Büşra Akdoğan, yanında çalışan kalfa Süleyman Özçelik ve yardımcısı Muaz İslam Bozdoğan’ın yiyecek ve içeceklerine ilaç kattıklarını ve bu nedenle trafik kazası geçirdiğini argüman ederek şikayetçi oldu.
Şikayet üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma çerçevesinde Özçelik ve Bozdoğan hakkında hazırlanan iddianamede, sanıkların yöntemsiz ilaç alım satımı yapıp SGK’yi ziyana uğratarak “nitelikli dolandırıcılık” yaptıkları ve eczacı Akdoğan’a gizlice ilaç vererek kendileri üzerindeki kontrol imkanını ortadan kaldırdıkları belirtiliyor.
İddianamede, Özçelik ve Bozdoğan’ın ayrıyeten Akdoğan’ın yiyecek ve içeceklerine kattıkları ilaç nedeniyle kaza yapmasına ve çocuğunun hayatını kaybetmesine sebebiyet verdikleri için “olası kasıtla çocuğu öldürmek” hatasından cezalandırılması talep ediliyor. (HABER MERKEZİ)
