Türkiye Emekçi Partisi Genel Lideri Erkan Baş TBMM Genel Kurulu’nda, Güç ve Alışılmış Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in Bartın’daki maden patlamasıyla ilgili yaptığı bilgilendirmenin akabinde kürsüye çıktı.
“Türkiye emekçi sınıfının başı sağ olsun” diyen Baş, “Cuma günü 18.15’te bu elim olay yaşandı. Her ağzını açan, ‘devletimiz bütün imkanlarını seferber etti.’ Ya bu devlet bütün imkanlarını olaylar olmadan seferber etse, bu beşerler yaşasa günaha mı girersiniz? Personeller ölmediği sürece sizin gündeminize girmeyecek mi hiç ya. 20 yıldır iktidardalar, hala önümüzdeki yüzyılda önleyeceklerini anlatıyorlar” sözlerini kullandı. ANKA’nın aktardığına nazaran, Bakan Dönmez’i eleştiren Erkan Baş özetle şunları söyledi:
GİTTİN, TURİSTİK SEYAHAT Mİ YAPTIN: Bakan… Sahiden büyük bir içtenlikle dinledim, ne diyecek sanki, diye. Yerinde olmak istemediğim en büyük kişi şu anda. 20-25 dakika bir cümle söyledi: ‘Vallahi billahi bizim kabahatimiz yok.’ Öteki hiçbir şey demedi. Olağan bir ülkede olsak, çoktan istifa etmesi gereken; Japonya’da olsak harakiri yapması gereken fakat maalesef AKP Türkiye’sinde hala bakan koltuğunda oturan bireye sormak istiyorum: Bir ay evvel Amasra’ya gittiniz değil mi? Sayıştay, bu raporları yazdı, önünüze koydu değil mi? Arkadaşlar, ben ilçe ziyaretine gittiğimde, bir ilçe örgütüne gitmeden evvel bir raporlara bakıyorum, gittiğimde de oradaki arkadaşa soruyorum. Bir ay evvel, oraya gittiğinde; ‘Şu sayıştay raporlarının gereğini yaptınız mı?’ diye sorsaydı bu 41 emekçi bugün yaşardı. Bu ihtimal bile bir insanın istifa etmesi için kâfi. Gittin ne yaptın orada ya, turistik seyahat mi yaptın? Fotoğraf çektirdiğini insanların yarısı yok bugün. Hala koltukta oturuyor.
CENAZE TOPLAMAKLA ÖVÜNEN İKTİDARSINIZ: ‘Kader planı’ diye yeni bir laf öğrendik. Cumhurbaşkanı gidiyor, diyor ki, ‘Şükürler olsun hamdolsun 41 cenazemize 24 saat içerisinde ulaştık.’ Ya biz sizden insanları hayatta tutmanızı istiyoruz. Ölüleri toplamanızı istemiyoruz ki… Vefatları engellemenizi istiyoruz. Siz cenaze toplamakla övünen iktidarsınız. Neymiş? ‘Kader’miş. Lanet olsun bu türlü yazgıya. Daima emekçi çocukları, daima fakir çocukları mı ölüyor? Lanet olsun bu türlü bahta. Bir tane işveren çocuğu ölmez mi? Hepsi zenginleşirken; daima, fakir çocukları… Baht, baht, kader… Daima bize mi bu yazgı?
Şöyle söylemiş: ‘Dalga geçebilir birileri…’ Hayır dalga geçmiyorum. Çok uygun anlıyorum. 41 insanın gerisinden dalga geçilmez bak yemin ediyorum dişlerimi sıkıyorum, yumruklarımı sıkıyorum, isyan ediyorum. Dalga falan geçmiyorum, utanıyorum. Bu ülkeyi bu türlü bir zihniyet yönettiği için utanıyorum.
O KOLTUKTAN İNDİREMEDİĞİMİZ İÇİN HATALIYIZ: Hepimiz hatalıyız. Ben Türkiye Personel Partisi’nin genel lideriyim. Türkiye Emekçi Partisi, her gün çalışanları katlederek iktidarda oturan bir partiyi, 20 yıldır o koltuktan indiremediğimiz için biz hatalıyız, kabul ediyoruz. Herkes bir cinayetten bahsediyor burada, cinayet. Bu cinayetin katili kim sayın bakan? Katil kim? Bu katili bulacağız. Bu katile yardım yataklık edeni bulacağız. Cürmünü örtbas edeni bulacağız.
Güvenmiyoruz size. Niçin güvenmiyoruz? Soma’dan sonra birebir konuşmaları yaptınız. Ne oldu Soma’dan sonra? Çıkartalım tutanakları. Sonuçta ne oluyor? Biz ölmeye devam ediyoruz. Emekçiler ölmeye devam ediyor. Siz de zenginleşmeye, koltukta oturmaya devam ediyorsunuz. Bu tertip yıkılacak. Bu tertip bu türlü gitmez. Bu ülkede emekçiler ya ölünce ya da direnince haber oluyor. Bu ülkede ekmek arbedesi, artık vefat ve ömür arbedesi. Tüm Türkiye’deki çalışanlar, daima birlikte karar vereceğiz. Bu iktidara karşı hayat hakkımıza sahip çıkmak için, ölürken değil yaşarken bedelimiz olsun diye birleşeceğiz ve Türkiye’yi zenginlerin, para babalarının bu saray iktidarından kurtaracağız. Kurtaracağız ki bu ülkede emekçiler özgürce yaşayabilsin. Emekçi çocukları yetim kalmasın yalnızca bu memlekette… Personel çocuklarına yetimliği yazgı olarak sunan iktidarı reddediyoruz. Sadece bu nedenle bile yıkılmayı hak ediyorsunuz, yıkılacaksınız. (HABER MERKEZİ)
