Cumhuriyet gazetesi muharriri Barış Pehlivan, İçişleri Bakanlığı tarafından evvel FETÖ ve PKK ile bağlantısı olduğu argümanıyla savunmasını istediği, sonra da emekli emniyet müdürü rütbesini, silah ruhsatını ve pasaportunu aldığı Hanefi Avcı’nın avukat olduğunu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya karşı hukuk uğraşı başlattığını yazdı.
2020’nin son günlerinde 66 yaşındaki Avcı’nın stajını tamamladığını belirten Pehlivan, Avcı’nın Bakan Soylu’yu kastederek ‘Devlet yetkililerinin kıymetli cürümlere karışmış şahıslarla fotoğraflarının olması makul değil’ demesinin bedelini ödediğini söyledi.
Avcı’nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na cürüm duyurusunda bulunduğunu hatırlatan Pehlivan, şöyle devam etti:
“Duydum ki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise tartışma yaratacak bir karara imza attı. Başsavcı vekili Halil Maçkaya iki sayfalık kararında şunları yazdı:
‘Olay Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bakanlık vazifeleri ile ilgili işlerden kaynaklanıyor. Bakanlar hakkındaki vazifelerinden kaynaklanan isnatlara ait soruşturma yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ilişkin. Cumhuriyet Başsavcılığımızın Bakanlar hakkında vazife hataları ile ilgili soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisi bulunmuyor. Açıklanan nedenlerle; şikâyet edilen Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından Cumhuriyet Başsavcılığımızın soruşturma ve kovuşturma yetkisinin olmaması nedeniyle dilekçenin sürece konulmamasına, kesin olarak karar verildi.’
Özetle, başsavcılık Avcı’nın Soylu hakkındaki şikâyetini tozlu raflara kaldırdı. Bilmeyenler için birinci bakışta güya her şey hukuka da uygun görünüyordu. Lakin danıştığım hukukçulara nazaran büyük bir gariplik vardı bu kararda. Yeni sisteme nazaran bir bakanın işlediği hatadan ileride dahi yargılanmasının önünü kapatıyordu.
Avcı da bu türlü düşünüyor olacak ki başsavcılığın Soylu şikâyetini ortadan kaldıran bu kararına karşı gayret yoluna girdi. Her ne kadar ‘Kararımız kesindir’ denilse de Ankara Sulh Ceza Hâkimliği’ne itiraz etti.” (HABER MERKEZİ)
