‘Kar payı’ vaadiyle faizsiz kar elde etmek isteyenler, bu sefer saadet zinciri formülü ile dolandırıldı. İsmailağa Cemaati’ne mensup 19 kişi ‘saadet zinciri’ tekniğiyle dolandırıldığı teziyle dava açtı.
Artı Gerçek’ten Dinçer Gökçe’nin haberine nazaran, İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada kimi küçük esnaf, kimi personel 19 kişi şikâyetçi oldu. İsmailağa Cemaati’ne mensup bu şahıslar, kendisini cemaatin ileri gelen isimlerinden biri olarak tanıtan Abdullah Doğan ile bir ortaya geldi.
‘BALKANLIOĞLU’NUN PARASINI İŞLETİYORUM’
Dosyada yer alan bilgilere nazaran, görüşmelere lüks araçla giden Doğan temasa geçtiği şahıslara müteahhitlik yaptığını ve işlerinin de uygun olduğunu söyledi. Ayrıyeten 2018’de ölen cemaatin önde gelen isimlerinden Metin Balkanlıoğlu’nun da parasını işlettiğini söyleyerek itimat toplamaya çalıştı. Doğan, temasa geçtiği şahıslara özetle “Küçük birikimlerinizi değerlendirebilirim. Bu süreçte siz de kâr hissesi elde edersiniz. Ana paranız bende işlemeye devam eder” dedi.
YENİ BİREYLERİ DAHİL ETTİLER
Doğan, para toplama işine birkaç kişi ile başladı. Vakit içinde, sisteme dahil olan kişi sayısı arttı. Tüm saadet zincirlerinde olduğu üzere, Doğan’ın kurduğu sisteme dahil olan şahıslar, vaat edilen geliri elde ettikçe, bu durumu etrafındakilere de anlatarak onların da dahil olmalarını sağladı.
KİMİ 5 BİN, KİMİ 200 BİN VERDİ
Doğan ve beraberindeki iki kişi kısa müddet içinde 100’ü aşkın bireyden para topladı. Herkes, imkânı ölçüsünde para ‘yatırdı’. Doğan’ın imzasını taşıyan bir evraka nazaran kimi şahıslar 5 bin lira verirken, kimileri da 200 bin lira verdi. Doğan, para aldığı bireylere senet vererek bu şahısların rastgele bir kuşkuya kapılmamalarını da amaçladı.
Doğan’ın imzasını taşıyan evrak dava belgesine girdi.
ANA PARALARI DA GİTTİ
Başlangıçta belirttiği kâr hisseleri kısa bir müddet ödeyen Doğan’ın kısa bir mühlet sonra kâr hisseleri ödenmemesi huzursuzluğa yol açtı. Gerçek ise kısa vakit sonra ortaya çıktı. Kâr hissesi beklentisi ile para veren şahıslar, Doğan’ın güçlü bir müteahhit olmadığını öğrendi. Doğan’ın, İsmailağa Cemaati’nin önde gelen bir isminin olmadığı gerçeği de kısa müddet içinde lisandan lisana yayıldı. Doğan’ın batık bir iş adamı olduğunu öğrenen şahıslar, yaptıkları bir dizi görüşmede de paralarını alamayınca hukuksal yollara başvurdu.
AVUKATLARI: TÜREL İHTİLAF VAR
Doğan’a para veren 100’ü aşkın bireyden, ortalarında Ayhan Gültekin ve Azmi Doğan’ın da olduğu 19 kişi cürüm duyurusunda bulundu. Abdullah Doğan, Mehmet Doğan ve Enes Şahin hakkında “Nitelikli dolandırıcılık” suçlaması ile dava açıldı.
Sanıklar ise, yaptıkları savunmalarda suçlamaları kesin bir lisanla reddetti. Avukatları da taraflar ortasında ‘hukuki ihtilaf’ olduğunu ve dolandırıcılık kastının bulunmadığını ileri sürdü.
