ÂLÂ Parti Genel Lider Başdanışmanı Turhan Çömez, İngiltere’de bulunan 140 milyon lira kıymetindeki bir şirketin AK Partililere ilişkin olduğunu sav etti. Çömez, “Şimdi soruyorum, ne oldu ki siz İngiltere’de bu kadar büyük bir servete sahip oldunuz?” diye sordu.
Halk TV’de Kayda Geçsin programına konuk olan YETERLİ Parti Genel Lider Başdanışmanı Turhan Çömez, “Erdoğan bir açıklama yaptı. ‘Avrupa aç sefil bizim memlekette her şey yolunda’ dedi. Ben de bir araştırma yaptım. Londra’nın varlıklı muhitlerinde bir sürü AKP’li ve AKP’lilerin çocukları ile karşılaşıyorsunuz. Türkiye de işler bu kadar yolundaysa onlar neden İngiltere’ye gitti?” dedi.
Çömez açıklamalarında şu tabirlere yer verdi:
“Olayın evveliyatı şu geçtiğimiz günlerde Erdoğan bir açıklama yaptı. Avrupa aç sefil bizim memlekette her şey yolunda dedi. Ben de bir araştırma yaptım. Bunlar kamuoyuna açık bilgiler. Bunu şunun için önemsiyorum. Avrupa’daki işlerin berbat olduğunu söyleyen bir Erdoğan var lakin Londra’nın varlıklı muhitlerinde bir sürü AKP’li ve AKP’lilerin çocukları ile karşılaşıyorsunuz. Türkiye de işler bu kadar yolundaysa onlar neden İngiltere’ye gitti? Yarın iktidar değişir diye mi gittiler?
Her gün dini siyasete alet ederek insanları etkileyen beşerler neden Kabe görüntülü mesken almaz da İngiltere’den konut alır? Niçin bu ülkede beşerler aç sefil yaşarken, altı yaşındaki bebekler açlıktan ölürken, çocuklar okullarına gidemezken nasıl olur da bu beşerler sefahat içinde yaşarlar? Bunları bir soru olarak kamuoyuna bırakacağım.
Bunca devasa serveti nereden ve nasıl kazandın? Bunların ortaya çıkması için önümüzdeki seçim çok kıymetli. Erdoğan’ın o sözleri üzerine yaptığım araştırmaları anlatacağım. Burada yıllar evvel Girne Amerikan Üniversitesi isminde bir şirket kurulmuş. Neden bu isim verilmiş zira hususun asıl ilgilileri bu yıllarda Girne Amerikan Üniversitesi’nde öğrenci. Kendi isimlerine okul isminde bir şirket kurulmuş. Bunların ortakları var. Bu şirket Serhat Akpınar ismine başlamış. 2018’de Halil İbrahim Serim isminde Girne’de yaşayan kişi bu şirkete ortak olmuş. Bu Halil İbrahim Serim Aslında Maksut Serim’in oğludur. Maksut Serim, bir bankada bürokratken örtülü ödeneğin başına tayin olmuş ve bugün de Erdoğan’ın danışmanı olmuş bir isim. Onun oğlunun asıl adresi İngiltere’deki şirketin kayıtlarında da tıpkı.
Daha sonra şirketin ortakları değişiyor. Halil İbrahim Serim devam ediyor, kardeşi Yasin Ekrem Serim de ortaklardan biri oluyor. Bu ortada bu şirkete farklı bir yönetici atanıyor Kerem Şahin. Buradan Mehmet Ali Şahin’e sesleniyorum biliyorsun bağlan söyle yanıt ver. Bu adam kim karşılık versin?
Daha sonra şirketin ismi değişiyor. Şirketin ismi Damlar İnvested Limited oluyor. Dışişleri Bakanlığı’nda bir genel müdürlük vazifesine geliyor Yasin Serim. Artık şirket kabuk değiştiriyor. Damlar neresi pekala? İzmirde şahane malikanelerin olduğu bir yer.
Baktığınız vakit şirketin bilançosunu da çıkarttım ben, 5,714,539 Pound. Bizim paramızla 140 milyon liraya yakın bir servetten bahsediyoruz. Artık soruyorum, ne oldu ki siz İngiltere’de bu kadar büyük bir servete sahip oldunuz?. Bunların hepsi İngiliz resmi kayıtlarındaki evraklar. Sanıyor musunuz ki iktidar değiştiğinde biz bunları sormayacağız. Siz iktidara gelirken ‘Tüy bitmemiş yetimin hakkını koruyacağım’ diye geldiniz. Bu milletin dini hislerini istismar ederek geldiniz. Ben İngiltere’de banklarda yatarken siz devasa servetler yaptınız. Siz bunları açıklamak zorundasınız. Bu paraları yığanlar samimi insanların oylarını aldılar.
Yasin Ekrem Serim 2020’de iştirakini Dışişleri Bakanlığı’ndaki vazifesi için sonlandırmış. Daha sonra şirketin ismi tekrar değişmiş. Neden? Aman izleri bulunmasın diye.Bu paranın kaynağı ne ve bu parayı neden buraya getirdiniz? Siz bu devasa paraları neden yurt dışına kaçırıyorsunuz?
Bu bilgiler evraklar palavraysa size açıklama yapsınlar ben özür dileyeyim. Bu paranın kaynağını açıklamak zorundasınız. Türkiye’de bu kadar sefalet içerisinde yaşayan bir toplum varken, birileri devasa servetler yapmış. Bunları tutmayalım İngiltere’ye götürelim demiş. Ondan sonra bütün bunlar yokmuş üzere milletin karşısına çıkıp utanmadan, istismar siyasetiyle milletin oylarını tahvil etmeye devşirmeye çalışmışlar. Sanıyor musun millet bunların hesabını sormayacak? Seçimde soracak. Bunların hepsinin hesabı sorulacak.”
